Friday, July 27, 2012

geri sayım / ne haldeyim?








Tam 1 ayım kaldı. İleriki yıllarda geri dönüp baktığımda 26 Ağustos'da evlenmiştik. Vay be ne günlerdi.. şeklinde hatırlayacağım güne 1 ayım kaldı.

Evimize eşyalarımız yerleşti. Merak eden eş dost ziyaret ediyor güzel dileklerini bırakıp kocaman bir gülümsemeyle ayrılıyorlar yanımdan. Bende bir tutukluk?

Gelinliğimi henüz almadım. Ağustos Ayının ilk haftası ölçü vermeme karar verdik. Hoş bu vücutla neyin ölçüsünü vereceksem?

Ailemde keyifler bozuk.. Benim gideceğimin burukluğunu gölgeleyen bir sürü sebep var.. Bu bana da yansıyor ve sanki bir düğüm oturmuş gibi kalbimin üzerine. Yine de sevdiğimi mutsuz etmemek için elimden geldiğince mutlu görünüyorum. Tabii ki umutsuz ve mutsuz değilim ama bu yıl, benim yılımdı.. 4 yıldır beklediğim gün geldi. Gelindi, görüldüm, söz verildi, nişan takıldı ve evleniyorum. Ancak bu törenlerin her birinin arifesinde can sıkıcı olaylar oldu. Hani bildiğimiz, bu işlerin stresleriyle olan şeyler değil. Bu yüzden iim hep buruktu. Kilo veremiyordum bu yüzden. Fakat hep güzel hayallerle içimi rahatlattı sevdiğim. Ve bu adamı neden sevdiğimi bir kez daha anladım. Benim en büyük hazinem o..

Evimi yerleştirdim, olabildiğince sade ve sakin bir ev çabasıyla. Ufak şık detaylarla. Sonrasında da kendimden bir şeyler katabilmek için bıraktığım alanlarla...

Davetiyemi hazırlıyoruz. Malum bizim mesleğin kapsadığı bir alan. Onu da elimden geldiğince gösterişsiz ve sade yapmaya çalışıyorum. Eskiden olsa daha gösterişli yapmaya çalışırdım. Sanılmasın ki özenmediğimden sadeleşiyorum. Hayır, içime iyice yerleşen doğa sevgisinden, doğa'l sevgisinden. Bir de düğünlerde gördüğümüz gereksiz gösterişlerden midem kalkmış durumda.

Sırf bu yüzden gelinliğimi tül ağırlıklı seçtim. Çok çok ama çok az taş olacak ve incilerle süslenecek.

Bu süreçte meraklı gözler ve sesler üstüme yapışıyor zaman zaman. 'Kayın valide şunu yaptı mı' 'Aaa bu kişi şunu mu demiş?' Gülüp geçiyorum çoğu zaman. Ancak bazen de tepemin atıp 'yeter artık bunları duymak istemiyorum bir daha benim yanımda konuşmayın bu tip şeyleri' deyip herkesi o.O şu şekle sokuyorum.

Tereddütler de var. Evlendikten sonra herkesin gözümü korkuttuğu şeyler ne olacak?

Ben; 'olsun yaa bir şekilde alışırız, sizin gibi ritüele çevirmem bazı olaylaır, daha geniş olmak lazım' dedikçe bana imalı imalı 'aaa öyle diyorsun ama...' şeklinde söylenenleri kulağımın bir tarafına attım şimdilik. ,

Oh yaa yazmak iyi geliyor sanki. Bu geri sayımda yamak bana iyi gelecek sanıyorum.. İleride baktığımda gülümserim. Ya keyfli keyifli, ya da acı acı.

Tek bildiğim ve istediğim bir şey var;

Yeni adım atacağım bu hayatımda, ön yargıların iplerini koparıp kendime mutlu bir yuva inşa etmek.

No comments:

Post a Comment